Dokuz Yalan
DOKUZ YALAN (SAÇMALIKLAR) “Dindarlara”
“Bütün bu saçmalıkların, yanlışların
Dinle bir alakası yoktur.” Bak söyledim,
Söylettin sonunda
“Hak’tan başkasına boyun eğmemektir, din”
Bu cümlenin dışındakilerin
Hiç birinin alakası yoktur dinle
Saydırma şimdi, baştan bir daha
Bildiğinin, inandığının onda dokuzu
On tanesinden dokuz tanesi, sonradan uydurma
Önce şu cenneti ve cehennemi
Koy kenara
O iş, Allah’ın işi. Sen O’na karışma.
Sonra ibadetleri de koy kenara
O da senin işin, buna beni karıştırma.
Şeraiti, tarikatı da koy öbür kenara
Onların çağı çoktan geçti.
Gördün mü? Şimdi ne rahatız sen ve ben
İnandın mı şimdi bana
Dokuz yalanın dokuzu da ortada
Anladın, inandın. At yükünü artık
Kimsenin inancıyla da oynama
İşine gücüne bak
Vurup durma başını duvarlara, taşlara
Düşersen mollanın, hocanın eline
Kurtaramazsın yakayı bir daha
Soyun – sopun, akrabaların da gider elden
Kolun, omzun, başın ve her şeyin de
Dört sene necaset
Dört sene taharet
Gitti mi sekiz sene!
Hele bir de Arapçaya, Farsçaya başlarsan
Aklına da kaybettin mi temelli!
Kalmadı bir şeyin, sermayeni kaybettin
Denemesi bedava
Sor bakalım, sen sor biz birlikte bakalım
Biter mi, sonu gelir mi? Mollanın isteğinin
Ne yaparsan yap, onu memnun edemezsin
Yine surat asık
Yine işkembe büyük
Yine göz aç
Şimdi de
Kurban ister çocuklarını bile
Kurtar yakayı
Sana söyledik on sene önce
Bulaşıcı hastalıktan kaçar gibi
Kaç molladan
TOKAT